Pek çoğu bir gecede gelip gidiyor gibi göründüğünde, Hollywood romantizmlerinden bıkmak kolaydır (ahem, Taylor Swift ve Tom Hiddleston). Yıldız çiftlerin bize gerçek aşkın var olduğunu ve sadece zamanın değil, film yapımcılığının da testlerine dayanabileceğini hatırlatmasını bu yüzden seviyoruz.

Konuşma konusu olan mesele: Naomi Watt ve Liev SchreiberInStyle'ın Toronto Uluslararası Film Festivali'ndeki portre stüdyosuna yeni filmlerini birlikte tartışmak için uğrayan, kanayan, ve yol boyunca birbirleri hakkında fışkırır.

2005'ten beri birlikte olan oyuncular, ayrı röportajlarda, birbirleriyle çalışmanın nasıl bir şey olduğunu ve en iyi özelliklerini nasıl ortaya çıkardığını anlattılar.

“Harikaydı. Keşke birlikte daha fazla çalışabilseydik” dedi Schreiber. Ama birlikte çocuk sahibi olduğumuz için ikimizin de aynı anda çalışıyor olmasını istemiyoruz. Bu mükemmel bir fırsattı, mükemmel büyüklükte rollerdi ve sadece eğlenceliydi.”

TIFF'de Bebek Sonrası Vücudunda Anne Hathaway Yemekleri
click fraud protection

Filmde Schreiber, Sylvester Stallone'un Rocky'sine ilham veren New Jersey'li boksör Chuck Wepner'ı oynuyor.

“Bu bir boks hikayesinden daha fazlası. Bu adamın yolculuğu ve bu aniden ortaya çıkan şöhretle nasıl başa çıktığı hakkında. Dürüst bir adam olduğu için onu gerçekten destekliyorsun, ”dedi Watts.

Biyopik, Wepner'ın hayatının derinliklerine iniyor ve onun ünlü 1975 Muhammed Ali maçına da yer veriyor. karısı Phyllis (Elisabeth Moss) ile ikinci evliliği ve karısı Linda ile üçüncü evliliği olarak Watt.

Schreiber, Watts'ın karakterini "cesur" ve rolü üstlenmesini "harika" olarak nitelendirerek, "İnsanların Naomi'nin ne kadar cesur olduğunu bildiğini düşünüyorum ama insanların onun ne kadar komik olduğunu anladığını sanmıyorum" dedi.

"Onun bu yanını her gün görüyorum, bu yüzden diğer herkesin bunu görmesine sevindim."

Watts, duyguları tekrarlayarak şunları söyledi: “Liev'in yıllardır buna olan bağlılığını ve bağlılığını görmek harikaydı. Neredeyse onu tanıdığımdan beri bu köşede bu vardı. Tutkusu hiç azalmadı.” “Liev'in dönüşümünü görmek de inanılmazdı. İnanılmaz bir iş çıkardı.”